21 Nis 2010

153

yıkanmaktan sertleşmiş beyaz çarşaflarda
izini bırakıp giderken sen
ruhum sıkışıp kaldı
o tek kişilik otel odasında...
koridorda koşup
belki aylarca bakamayacağım yüzüne bakıp
öperken dudaklarından
ellerimde kaldı parçalanmış yüzün...
parmak uçlarındaki tüm kesikleri
hediye ettin ruhuma...
dudağımdaki uçuğa özlemini yükleyip
gittin...
isteyerek değil
mecburiyetten
ama sanki mecburiyetten değil
isteyerekmiş gibi...
kalakaldım
bir yerlerden bulup buluşturduğun
A4'lere kısılıp kaldı yüzüm
evimizin duvarlarındayken...

Hiç yorum yok: