Ellerinle kaburgalarımı açsan ve gözlerini sokup içime baksan;
görebileceğin tek şey zift.
O emdiğin çiğ sütle gelişmiş hücrelerine;
zerre etki etmeyeceğini bildiğim tüm küfürleri ağzımda biriktirip,
geldiği gibi geri yutuyorum.
Yapış yapış.
Susmanın nimet olduğunu bilecek kadar çok ihanet gördü gözlerim son bir kaç yılda.
O yüzden...
Önemli değil.
Zaten ben hep.
Uymamı söyledikleri o kalıba;
sıkışabildiğim kadar sıkışmaya,
dayanabildiğim kadar dayanmaya çalışırım.
Ama;
olmaz.
Başaramam.
Sığamam.
Sonra.
Avazım çıktığı kadar bağırırım.
Yeter!
Kalıbınızı alıp siktirip gidin lütfen.
Etrafımdaki götleri görmezden gelme yeteneğimi kaybettim sanırım,
kısa bir zaman önce.
Tahammülsüzlüğüm bundan hep.
Üzgünüm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder